Dünyamız hızla değişiyor, her geçen gün yeni bir gelişmeye uyanıyoruz. Şu an içinde yaşadığımız dünya, biz ilk doğduğumuz zamandan birçok anlamda oldukça farklı ve değişmeye sürekli devam ediyor. Oturduğumuz evler, gezdiğimiz yerler, yaptığımız işler hatta birbirimizle nasıl iletişim kurduğumuz bile değişiyor. Bu değişimden aile hayatı ve aile içi rollerin de etkilenmesi kaçınılmaz. Bu değişimin beraberinde getirdiklerinden bireysel olarak etkilendiğimiz gibi çocuklarımızda nasibini alıyor. Peki neler farklı, neden farklı?
Sosyal Medyanın Aileler Üzerindeki Etkisi
Geçmiş yıllardan günümüzü ayıran ve aileleri en çok etkileyen konuların başında sosyal medyanın hayatımızın merkezine yerleşmesi geliyor. Yaptıklarımızı, planlarımızı, mutluluklarımızı, fikirlerimizi kısacası günümüzün büyük bir kısmını sosyal medyada paylaşıyoruz yani bir nevi orada yaşıyoruz, sosyal medya aracılığı ile sosyalleşiyoruz. Bu durum da beraberinde aslında işin doğalından uzaklaşmamıza ve her şey mükemmelmiş, pozitifmiş gibi yansıtmamıza neden oluyor. Sosyal medyada gördüğümüz, aslında gerçeği tüm yönleriyle yansıtmayan bu pozitif neşe dalgası, gerçek hayata döndüğümüzde kendimizi sürekli başkalarıyla kıyaslamamıza, yetersiz ve mutsuz hissetmemize neden oluyor. Bu kıyaslamadan kendimiz etkilendiğimiz gibi fark etmeden çocuklarımızın da etkilenmesine sebep oluyoruz. Başka çocuklarla çocuğumuzu karşılaştırıyoruz. “Mükemmel çocuk” yetiştirme yolunda aslında istemeden çocuklarımızı sıradanlaştırıyoruz, kendi benliklerinden uzaklaştırıyoruz. Oysa ki her çocuk biriciktir; yetenekleri, ilgi alanları, hayalleri birbirinden farklıdır, onları karşılaştırmak ve daha doğdukları andan itibaren bir yarışa sürüklemek onlara zarar verir. Aileden aldıkları sevgi ve temel eğitim beraberinde mutlu, özgüvenli bir gelecek getirir.
İnternet ve Aile
Hayatımızı etkileyen bir diğer konu ise beraberinde getirdiği faydaları çokça olsa bile olumsuzluklarının da yadsınamayacak derecede çok olan internet. İlk olarak dikkat edilmesi gereken bir konu bilgi kirliliği. Çocuk gelişimi gibi önemli bir konuda bile sonsuz sayıda yanlış yönlendiren, herhangi bir uzman tarafından yazılmamış bilgilere ulaşmak çok kolay. Doğru ve nitelikli bilgiye erişmek konusunda ebeveynlere önemli bir iş düşüyor. İşin uzmanına danışmak ve doğru kaynağa ulaşmak konusunda bilinçlenmek çocuğunuzun gelişim süreci için büyük önem taşıyor. İkinci bir konu ise sıklıkla dışarıda da denk geleceğiniz gibi çocukların uzun süreler boyunca bir ekran önüne bırakılması. Bu durum çocuğun sosyalleşme ve gelişim süreçlerinde olumsuz bir etki bırakıyor. Ayrıca çoğu zaman ailelerin çocukların izledikleri içerikler hakkında bir fikri ya da kontrolü olmuyor. Çocukların izledikleri, duydukları ve gördüklerini öğrendikleri düşünülürse bu derece hassas bir konuda çocuklarını yönlendirmek ve zararlı içeriklerden korumak için ebeveynlerin hassas ve dikkatli olması gerekiyor. Bir diğer konu ise sürekli ulaşılabilirlik ve çocuğun hayatının her aşamasına dahil olma istediği. Bu durum o kadar aşırı bir boyuta ulaştı ki aileler sürekli çocuklarını uzaktan kameralardan izliyor, okullardan sürekli videolar geliyor. Bu durum aileler tarafından aşırı kontrol ve müdahaleciliğe sebep olmakla birlikte karşılıklı merak duygusunu köreltiyor; ebeveyn-çocuk arasındaki iletişime de zarar veriyor.
Unutmayın ki nasıl ki her birey biricik, her çocuk da öyle. Çocukları yetiştirmek, onları geleceğe hazırlamak ebeveynlerin görevi. Fakat önemli olan bu hayatın ebeveynler tarafından ve kendi istekleri doğrultusunda şekillendirilmesi değil; çocuğa sağladıkları destek, sevgi ve bilinçli yönlendirme doğrultusunda çocuğa özgü bir şekilde ilerlemesi. Sürekli yeniliklerin içine uyandığımız günlerde ailelere yeni nesil dünyaya uyum sağlamak ve yeni düzenin beraberinde getirdiği zararlı yönlerinden çocukları korumak için önemli sorumluluklar düşüyor.